Torosların Türkçesi ile Antalya Büyükşehir Belediyesinin düzenlediği 12. Antalya Kitap Fuarına katıldık. Kitabımızın burada beklediğimden fazla ilgi görmesiyle mutlu oldum.
Kitap Fuarları benim için sadece kitap satmak için değil; yeni insanlar tanımak, eski dostlarla karşılaşmak ve hepsinden önemlisi dil üzerine farkındalık yaratma amacı da taşıyor.
Nitekim fuarda çok sayıda yazar ve yeni insanlar tanıma fırsatı buldum. Ayrıca özellikle Kovanlık köylülerinin bir grup olarak gelip Torosların Türkçesini evlerine götürmesi, benim için çok anlamlıydı. Çünkü biliyorum ki bir dil varsa onun bir de milleti halkı vardı. İşte dili yaratan da bu halktır. Kitabın kapağındaki şu notu çok önemsiyorum:
“Halkımız bu sözcükleri kitaplardan okuyup öğrenmedi, yaşayarak yarattı.” diye yazmıştım. İşte dili yaratanların, dilin sahiplerinin kendi dillerine ilgi göstermesi çok önemliydi. Bu nedenle Kovanlık köylülerine ve değerli dostum Mehmet Görmez’e çok teşekkür ediyorum.
Özellikle son zamanlarda Türkçeye ve Türk Alfabesine yapılan saygısızlıkları görünce dil bilincinin ne kadar önemli olduğunu daha iyi anlıyoruz. Osmanlıcaya sahip çıkacağız diyerek ya da içlerindeki bitmez Arapça özlemini bu şekilde açığa vuranlar zaman zaman dilimize ve Cumhuriyetin getirdiklerine saldırmayı sürdürüyor. İnsanların başka bir dili ya da alfabeyi sevmesine saygı duyarız. Ancak bir millet aidiyetiniz varsa önce kendi anadiline de saygı duymalı.
Torosların Türkçesi’nin böyle bir dönemde daha da önem kazandığını düşünüyorum. Bir bakan yardımcısının bir okulda Arapça öğretilen bir okulda “Türkçe öldü” demesini asla kabul edemeyiz. Dünyanın en eski dillerinden biri olan Türkçe halkın ağzında yaşamaya devam ediyor. Torosların Türkçesi kitabı da zaten bunu belgelemek için yayımlandı. Türkçeyi düşünecek vakti olmayan Osmanlının ilgisizliği ve onun yerine uydurma bir imparatorluk dili ortaya koyması bile Türkçeyi öldürmedi.
Ana dili için kavga çıkaranlar da o milletin bir bireyi olabilir mi? Milleti olmayan diller zaten yaşayamaz. Ama bir dil varsa onun bir de milleti vardır. Öyleyse millet dilini bir şekilde koruyacaktır. Binlerce yıldan beri olduğu gibi Türkçe de sonsuza dek var olacaktır.
Kitap Fuarı kapanırken bu izlenimlerimi paylaşmak istedim.
Her zaman olduğu gibi sadece anlaşmamızı sağlamayan aynı zamanda bizi bir millet yapan dilimiz için şairin sözünü yine söyleyelim:
“Türkçem benim ses bayrağım.”
Şifrenizi mi unttunuz?
Kayıt esnasında belirttiğiniz e-posta adresiniz ya da telefon numaranızı yazarak şifre sıfırlama e-postası alabilirsiniz.
Çerez Kullanımı
Bu internet sitesinde sizlere daha iyi hizmet sunulabilmesi için çerezler kullanılmaktadır.