"KELİME HAZİNEM" KİTABIMIZ
BASKIYA HAZIRLANIYOR
Uluslararası PISA sınavlarında Türk çocuklarının okuduğunu anlama konusunda düşük puan aldığı biliniyor. Yerli ve yabancı uzmanlara göre bunun nedeni ilköğretim dönemindeki "kelime dağarcığı" eksikliği. Buna bir de kitap okumaya fazla meraklı olmadığımızı da eklersek durumu daha kolay anlayabiliriz.
Türkiyedeki ilköğretim kitaplarında kullanılan sözcük sayısının 3.000 ile 4.000 arasında olduğu halde eğitimde ileri gitmiş ülkelerde bu sayının 7- 8 binleri aştığını okumuştum. Okuma alışkanlığı fazla yüksek olmayan bir toplumda kelime hazinesinin de düşük olacağını anlamak sanırım pek de zor olmaz. Sokaktaki insanın anlaşmak için 300-400 kelimeye ihtiyacı olduğu biliniyor ancak akademik okul ve eğitim çalışmaları için çok sözcük bilmeye ihtiyaç olacağını söylemeye gerek yok. Çünkü düşünce nasıl dil yardımıyla gelişiyorsa bilim de dil yardımıyla gelişiyor.
Yıllarca Türkçe dersi okutan bir eğitimci olarak benim de buna benzer gözlemlerim var. İşte KELİME HAZİNEM kitapları da bu konuda farkındalık yaratmak amacıyla tasarlandı. Öyle sanıyorum ki bu amaçla ve bu ölçekte bir çalışma Türkçede ilk kez yapılıyor.
Bu kitaplarda; eğlenceli etkinliklerle öğrencinin söz dağarcığını geliştirmek için yeni bir yöntem denemek istedim. Umarım amacına ulaşır. “Bilişsel Algı ve Anlam Çağrışımı” olarak adlandırdığım bu yöntem, öğrencilerin harf, hece ve sözcüklerle daha yakın olarak “kelime hazineleri”nin gelişmesine yardımcı olacaktır.
Bazı okullarla ve bazı meslektaşlarımla bir değerlendirme yaptıktan sonra hedeflerimi anlayan ulusal bir yayınevi bulursam kitap olarak bastırmak istiyorum. Arkadaşlarıma ve meslektaşlarıma duyurmak istedim.
Basıma hazır olan 1. kitabın arka kapak yazısını tanıtım için burada paylaşıyorum.
Saygılarımla…
***
Türkçede Bir İlk
KELİME HAZİNEM-1
Çocuklar İçin Sözel Yetenek
KELİME HAZİNEM Kitapları, bir test kitabı değil; çocukların söz dağarcığını ve sözel algılarını artırmak amacıyla geliştirilen eğlenceli, farklı ve yeni bir yöntem.
Burada çocuklara düşünme fırsat veren açık uçlu etkinliklerle öğrencinin kendi dilsel gelişimini algılama becerisini güçlendirmek istedik.
Kitaptaki çalışmalarla, çocuğa sözel düşünme alışkanlığı kazandıracağız. Çocuklar, bazı kelimelerin çıkarımında zorlansa da bundan
endişelenmek gerekmez. Çünkü amacımız zaten bazı ip uçları ile ve önceki söz dağarcığı yardımıyla yeni sözleri çağrıştırarak buldurmak.
Bilemediği sözcükler için de belli bir zihinsel çaba harcayan çocuğun sözel algısı artacak ve bu düşünme çabası ona sözel farkındalık kazandıracaktır. Çünkü dil; birden değil, belli bir süreç içerisinde, kullandıkça ve zamanla gelişiyor.
Zaten bu etkinliklerin bir amacı da onları sözcüklerle düşündürmeye alıştırmak. Eğer çocukların düşünme alışkanlıklarını değiştirebilirsek bu yolla onların anlama ve anlatma becerilerini de geliştirebiliriz. Bu gelişme, akademik başarılarının ve sosyal ilişkilerinin de artmasına yardımcı olacaktır.
Etkinliklerle kazanılan sözcükler ve kavramlar, artık çocuğun sözcük hazinesine girecek ve kullanıldıkça belleğine, bilişsel defterine kaydedilecek; böylece söz dağarcığı zenginleşecektir. Çocuğun bu çabası bir de okuma ve yazma alışkanlıklarıyla beslenirse anlama ve anlatım gücü, dilsel becerileri ve sözel yaratıcılığı daha hızlı artacaktır.
Dil bilinci ve sözel algısı artan bireyin okuması da yazması da düşüncesi de gelişir. Bırakın çocuklar düşünsün, konuşsun, okusun, yazsın; çünkü çocuk düşündükçe büyür, gelişir ve düşündükçe olgunlaşır.
