KİTAP FUARI SONA ERDİ

Antalya Büyükşehir Belediyesi tarafından Cam Piramitte “Hayata Okuyarak Devam” sloganıyla düzenlenen  21-30 Ekim tarihleri arasında düzenlenen 12. Antalya Kitap Fuarı 30 Ekimde sona erdi. İlk günden beri büyük ilgi gören fuarın son gününde de kitapseverler sevdikleri yazarlarla bir araya gelerek kitaplarını imzalattı. 

Fuarda kitap fiyatlarının yüksekliğinden yakınanlar az değil. Özel olarak bir not düşmem gerekirse üç gün önce 30 lira olduğunu bildiğim bir kitabı, son gün 40 lira vererek imzalattım. Zaten çok okuyan bir toplum olmadığımız söylenir. Yurttaşların ve ekonominin durumu da belli. Kültür hayatının fazla etkilenmemesi için özellikle kağıt fiyatlarının düşürülmesi gerekiyor. Ekonominin kültür ve sanat hayatımızı da etkilediğini görmek çok kötü.

12. Antalya Kitap Fuarına 215 yazar ve 220 ulusal ve uluslararası yayınevinin katıldığı bildirildi. Bu ölçekte bir fuara ilk kez Torosların Türkçesiyle biz de katıldık.

Fuarın son gününde ise bir okuyucu olarak dolaştım. ANSAN standındaki yazar arkadaşları ziyaret ettim. Bu kez fuarı bir okuyucu olarak gezdim ve birkaç kitap alarak yazarlarına kitaplarını imzalattım.

Azeri yazar Anooshirvan Miandji, daha önceden aldığım Filozof Meşe'nin yazarıydı. Onunla düşünme üzerine yaptığım sohbet çok yararlı oldu. Kitaplarındaki düşündürücü soruları, çocuklar için hazırlmakta olduğum "Çocuklar Düşündükçe Büyür" kitaplarında da kullanabileceğimi söyleme inceliği de gösterdi.

Serhan Asker'i tanımayan yok, Görkemli Hatıralar, haftasonlarının klasiği oldu. Yayından sonra onunla fotoğraf çektirmek için etrafını saran kalabalığa tanık oldım. Bu hafta Antalya'dan yaptığı yayında elinde Torosların Türkçesi vardı. Onun da imza günü vardı. Teşekkür ettim ve kitabını imzalattım. "Türkçe öldü" denilen ve 100 yıllık Türk Alfabesinin itibarsızlaştırılmak tartışılmak istendiği bir dönemde bu kitap Türkçenin ölmeyeceğini gössteriyor, dil kendini Türk hissetmeyenlerin değil halkın dilinde yaşıyor" dedim; hoşuna gitti, iyi şeyler söyledi.

Bir de sevgili Fatih Tuncay'ı ziyaret ettim. Koleji kurarken yolumuzun kesiştiği Türkçe öğretmeni Fatih Tuncay artık Bilgi Yayınlarının ünlü bir yazarı oldu. Yakınımızdaki insanların böyle istikrarlı yükselişi bizleri de çok mutlu ediyor. Kitabını imzalattım ama ısrar etsem de para almadı, Ben ona ancak bir kitap imzalayıp vermiştim, o üçüncüsünü imzaladı. Teşekkür ederken; "Fatih hocam üçe kitaba karşılık bir kitap verebildim. Şimdi size iki kitap borcum oldu. Bunu ödemek için bile iki kitap daha yazmam gerekiyor." dedim, gülüştük.

Kitapların bulunduğu her yer her zaman çok güzel oluyor. TV sunucusu Serhan Asker’in her programında vurguladığı gibi “Boş çuval dik durmaz.”

Dik durmak, ayakta kalmak ve toplumda bir ağırlık oluşturabilmek için çok kitap okumamız gerekiyor.

Bu fuar için Antalya Büyükşehir Belediyesine teşekkürler…