
HİLAL GAZETESİ'nin Mustafa Koç'la yaptığı röportaj
ANTALYA’NIN EĞİTİM MARKASI
Sizi taniyabilir miyiz?
Manavgat, Ahmetler köyünde doÄŸdum. Evliyim, iki oÄŸlum, bir de kızım var. İlkokulu köyümde okudum. Önce Aksu öÄŸretmen Okulunu bitirdim. Daha sonra da bir dizi sınavla girilen Ankara Gazi EÄŸitim Pedagoji (EÄŸitim) bölümünü birincilikle kazandım, yüksek öÄŸrenimi parasız yatılı olarak okudum. İlköÄŸretim MüfettiÅŸi, Rehber ÖÄŸretmen, Rehberlik AraÅŸtırma Merkezi Müdürü ve EÄŸitim Uzmanı olarak çalıştım. Burdur’da ilköÄŸretim MüfettiÅŸiyken görevimden istifa ederek dershaneye geçtim. Dershane yıllarımda hem Rehber ÖÄŸretmen hem de yan branşım Türkçe öÄŸretmenliÄŸi yaptım. Milli EÄŸitim Bakanlığı Talim Terbiye BaÅŸkanlığı tarafından onaylanan Dersimiz Türkçe kitabını da o yıllarda yazdım.
Kaç senedir eÄŸitim sektöründesiniz? Sektöre giriÅŸ serüveninizi anlatır mısınız?
İlkokuldan sonra 11 yaşındayken ÖÄŸretmen Okuluna kaydoldum. Bu nedenle çocukluÄŸumdan beri eÄŸitimin içinde sayılırım, desem yanlış olmaz. İlköÄŸretim MüfettiÅŸi olarak çalışırken istifa edip 1980 yılında dershane sektörüne geçtim. Antalya’da 4 ÅŸubesi olan GüneÅŸ Dershanelerinin kurucusuydum. Åžehrimizde ilk kez ilköÄŸretim dershaneciliÄŸi GüneÅŸ’le baÅŸladı.
ÖÄŸrencileri sınavlara hazırlama ve okula destek anlamında çok büyük baÅŸarılar elde ettik. GüneÅŸ Dershaneleri ilköÄŸretim dershaneciliÄŸinde sadece Antalya’da deÄŸil, ülke genelinde de tanınmaya baÅŸlamıştı. 2015 yılında özel dershaneler kapatılınca önümüzde iki seçenek kaldı: Ya sektörden çekilecektik ya da okullaÅŸma yoluna gidecektik. Biz birikimlerimizi çöpe atmamak adına ikinci yolu seçerek GüneÅŸ Kolejini açtık.
GüneÅŸ eÄŸitim Kurumları, 35 yıl içinde Antalya’ya ait bir eÄŸitim markası oldu. Artık dershaneler yok, ama biz deneyimlerimizi okulumuza taşıyarak bu alanda kalıcı izler bırakmak istiyoruz. Okul iÅŸletmeciliÄŸine hızla uyum saÄŸladığımızı düÅŸünüyorum. Kendimize özgü bir çizgi geliÅŸtirerek markamızın deÄŸerini “butik” okulculukta da artırmak istiyoruz. Çocukları tanıyoruz, insanımızı, aileleri ve onların eÄŸitimden beklentilerini biliyoruz.
Bunca yıldan sonra ve okullarımıza gösterilen ilginin giderek artması nedeniye özellikle ÅŸunu söylemem gerekiyor:
40 yıldır “GüneÅŸ” adına gösterdikleri ilgi, güven ve destek için bütün Antalyalılara ÅŸükranlarımızı sunmak istiyorum. Onların güveniyle bugüne geldik. Åžimdi eÄŸitim adına daha iyi ÅŸeyler yaparak Antalyalılara borcumuzu ödeme vaktidir.
Sektörün ÅŸu anki durumu hakkında bilgi verir misiniz? Sistemde deÄŸiÅŸmesi gerektiÄŸini düÅŸündüÄŸünüz konular var mı? Varsa anlatır mısınız?
Türkiye’de eÄŸitim konuları hep bir türlü çözülemeyen sorunlarla gündeme geliyor. Genel olarak devlet okullarında ve öÄŸretmen yetiÅŸtirme sisteminde bir gerilemeden söz ediliyor. Yıllardır istikrarlı bir Sınav Sistemi kurulamadı. Neredeyse her yıl sistemde deÄŸiÅŸikliÄŸe gidildi. Okulların daha verimli iÅŸler yapabilmesi için bu sınava odaklı sistemden ve sürekli tartışılan alanlardan çıkılması gerekiyor.
Devlet, dershaneleri kapatırken çeÅŸitli vaatlerle onları özel okul açmaya teÅŸvik etti. Bir takım teÅŸvikler, arsalar, okul binaları vaat edildi. BaÅŸlangıçta bir miktar öÄŸrenciye devlet teÅŸviÄŸi verilerek özel okul öÄŸrencilerinin artmasına katkı yapılsa da hem diÄŸer vaatler tutulmadı hem de bu yıldan baÅŸlayarak devlet teÅŸviÄŸi kaldırıldı.
Oysa özel öÄŸretime verilen desteÄŸin kaldırılması deÄŸil, artırılması gerekiyor.
“Bu destek neden artırılsın?” diye sorabilirsiniz. Anlatayım.
Bir kere özel okullar Türk Milli EÄŸitim sisteminin içinde ve tamamen devletin denetiminde iÅŸleyen eÄŸitim kurumlarıdır. Özel okullarda da tıpkı devlet okullarında uygulanan müfredatlara göre eÄŸitim verilmektedir. Sonuç olarak özel okullar, devletin parasız yapması gereken zorunlu eÄŸitime destek olmaktadır. Bu kurumlara üvey evlat muamelesi yapılmamalıdır. Devlet okulunda ne yapılıyorsa özel okullar da onu yapmaya çalışıyor.
Ayrıca çocuklarını özel okullarda okutan veliler gerçekte bu ülkenin kahramanları sayılır. Çünkü devletin yapacağı iÅŸi para ödeyerek kendileri üstlenmektedir. Bu nedenlerle devlet, bir yandan da öÄŸretmen ve personel çalıştırarak istihdam yaratan özel öÄŸretim kurumlarına biraz daha yakın durmalı ve bu kurumların yaÅŸamasına destek olmalıdır.
Bazı lüks tüketim mallarının vergi ve KDV muafiyeti varken eÄŸitime destek olan kurumlardan yüksek vergi alınmasını doÄŸru bulmuyorum. Otellere, turistik alanlara sahillerden, orman alanlarından arsalar tahsis edildiÄŸini herkes biliyor. Özel öÄŸretimin geliÅŸmesi için okullara da buna benzer imkanlar tanınması gerektiÄŸini düÅŸünüyorum.
Son beÅŸ yılda özel okul sayısında hızlı bir artış olsa da özel öÄŸretimin Türkiye genelindeki oranı geliÅŸmiÅŸ ülkelerin oldukça altında. Ülkemizde öÄŸrencilerin sadece yüzde 8’i özel okullarda okuyor. Vergi ve SGK desteÄŸiyle, yukarıdaki öneriler geliÅŸtirilirse veliler çocuklarını daha iyi koÅŸullarda, daha uygun ücretlerle okutabilir. Böylece özel okullar artar ve devletin eÄŸim yükü biraz daha azalır.
Antalya özelinde özel okul sayısı büyük ölçüde Türkiye ortalamasının çok üstündedir. Bütün kurumsal markalar, büyük sermayeli iÅŸletmeler eÄŸitim sektörüne girmektedir. Bu durum elbette ÅŸehrimizin eÄŸitim kalitesini artıracaktır. Bunun dışında son birkaç yılda sektöre çokça “butik” okullar katılmaktadır ve bu süreç devam etmektedir.
EÄŸitimde asıl sermayenin para deÄŸil bilgi olması gerektiÄŸini düÅŸünüyorum. Mahalle kolejlerine dönüÅŸen butik okulların kurumsallaÅŸmaları ve ekonomik koÅŸullarla daha iyi rekabet edebilmeleri için onların da eÄŸitim kalitesini artıracak önlemler almalarını tavsiye ediyorum.
Size göre "Egitim" nedir?
EÄŸitimin bir tek tanımı yok. Ancak eÄŸitimin tanımı nasıl yapılırsa yapılsın eÄŸitimden beklentiler, zaman içinde deÄŸiÅŸebiliyor. Çünkü her ÅŸey hızla deÄŸiÅŸiyor. ÇaÄŸ deÄŸiÅŸiyor, insan deÄŸiÅŸiyor, insanın ilgi ve ihtiyaçları deÄŸiÅŸiyor, çocuklar hızla deÄŸiÅŸiyor. EÄŸitim de deÄŸiÅŸmek zorunda. Eski eÄŸitimciler, kendi çaÄŸlarındaki bireye göre tanımladı eÄŸitimi. Åžimdi eski bakış açılarımızla eÄŸitimi tanımlamaya kalkarsak eksik olur. Eski kalıplar, artık yeni kuÅŸakların eÄŸitimini anlamamıza yetmeyebilir. EÄŸitimin iÅŸlevi zamana göre, bireye ve ihtiyaca göre deÄŸiÅŸebilir.
Bireyin deÄŸiÅŸimine yol açan bir etkilenmedir eÄŸitim. Ama eÄŸitim sadece okulda verilen bir hizmet deÄŸil. İnsan oÄŸlu yaÅŸam boyu etkileÅŸim altındadır. Bu nedenle öÄŸretimle birlikte düÅŸünüldüÄŸünde yaÅŸam boyu eÄŸitiliyoruz.
EÄŸitimin genel tanımı bireyin belirlenmiÅŸ kalıplara göre deÄŸiÅŸmesi ve genel tanımıyla bireyde “istendik davranışlar geliÅŸtirme süreci” olarak bilinir. DoÄŸrudur, ama eÄŸitimin bu amaca ulaÅŸması için artık yeni yöntemler geliÅŸtirmeye de ihtiyaç var. Günümüzün çocuklarını istediÄŸimiz kalıplara sokmanın o kadar kolay olmadığını görüyoruz. EÄŸitimi yeniden planlamayı düÅŸünürken biraz da bu açıdan bakmalıdır.
Günümüz eÄŸitimcileri X, Y ve Z kuÅŸaklarından söz ediyor. Öyleyse kuÅŸaklar arasındaki hızlı deÄŸiÅŸime bakarak Mevlana’nın dediÄŸi gibi yeni kuÅŸakların eÄŸitimi için “artık yeni ÅŸeyler söylemek” de gerekiyor.
EÄŸitim bireyleri bir meslek sahibi yapma mıdır yoksa onlara durmadan deÄŸiÅŸen yeni bilgiler yükleme iÅŸi midir? Ya da eÄŸitim bireyi her eline geçirenin kendi tasarımlarına göre biçimlendirmesi midir? Yoksa eÄŸitim, bütün bunların dışında bireyin “kendi” olmasını saÄŸlamak, becerilerini ortaya çıkarmak ve ona hayatın sorunlarını çözerken iÅŸine yarayacak araçlar kazandırmak mıdır? Acaba bunların hepsi midir?
Bana göre eÄŸitim insanın güçlü yanlarını ortaya çıkararak özgüven kazandıran ve hayat mücadelesinde onun elini güçlendirmeye yarayan düÅŸünme ve beceriler bütünü olarak tanımlanabilir. Bu da her kiÅŸiye göre deÄŸiÅŸen bir eÄŸitim anlayışını gerektiriyor. Aksi takdirde çocukları sınırsız bilgi yüklemesiyle doldurmak, eÄŸitimden çok öÄŸretim anlamına gelir. Oysa okullar, evet bilgi de verecektir ama okul olmanın asıl iÅŸlevi çocukta yaratacağınız deÄŸiÅŸim ve geliÅŸmeyle ona vereceÄŸiniz eÄŸitim olmalıdır. Çocuklar artık, bilgiye her yerden ulaÅŸabilir; ama her yerden doÄŸru eÄŸitim alamaz. Okullardaki müfredatların artık bu çaÄŸa ve bu çağın çocuklarına göre yeniden gözden geçirilmesi gerekiyor. VerdiÄŸiniz eÄŸitimle çocukların hayatını kolaylaÅŸtıracak, dünyayı anlayacak, yaÅŸadıklarını sorgulayacak beceriler veremiyorsak 18 milyon öÄŸrencimiz var diye öÄŸünmemizin hiçbir anlamı kalmaz.
Kurumunuzun eÄŸitim ve öÄŸretim prensipleri için neler söyleyebilirsiniz?
Bütün okulların kulaÄŸa hoÅŸ gelen “misyon, vizyon” hedefleri vardır. Bunlar gerçekten yüksek hedeflerdir ve yüksek ideallerdir. Ama önemli olan sadece yüksek hedefleri olmak deÄŸil, bunu uygulayıp yaratabilmektir. Bizim de kulaÄŸa hoÅŸ gelecek çok güzel hedeflerimiz var. Ancak gördük ki bu hedeflere ulaÅŸmak için herkesin çok yol alması gerekiyor. Kurumsal okulların, beÅŸ yıldızlı otel havasındaki ihtiÅŸamıyla eÄŸitim öÄŸretim prensiplerini bir tutmamak gerekiyor. DoÄŸru yapılanma olmadan o hedeflere ulaÅŸmanın zor olduÄŸu kanısındayım. Bu nedenle biz kendi ideallerimize, hayallerimize ulaÅŸmak için önce öÄŸretmen yapılanmasından baÅŸlamak gerektiÄŸine inanıyoruz.
Açıldığımız günden beri uymaya çalıştığımız ilkemiz, “öÄŸrenci merkezli bir okul” olmaktır. Çünkü sadece öÄŸretmenin aktif olduÄŸu “öÄŸretmen merkezli” eÄŸitimle bugünkü kuÅŸakları eÄŸitmek kolay deÄŸil. EÄŸitimdeki hedeflerine ulaÅŸmak için önümüzdeki en büyük engelin bu olduÄŸunu vurgulamak istiyorum. Çok yetenekli arkadaÅŸlarımız var, ÅŸüphesiz bütün okullarda da çok deÄŸerli meslektaÅŸlarımız var. Ama inanıyorum ki eÄŸitimin motoru öÄŸretmen. “ÖÄŸretmen merkezli” anlayışla yetiÅŸen öÄŸretmenlerle de “öÄŸrenci merkezli” eÄŸitim yapmanın o kadar kolay olmadığını gördük. Bu nedenle öÄŸretmenlerimizi bu anlayışa göre seçmeye ve yola çıktığımız arkadaÅŸlarımızı bu yönde geliÅŸtirmeye çok önem veriyoruz. Çocukları deÄŸiÅŸtirmek için öÄŸretmenleri geliÅŸtirmek gerektiÄŸine inanıyoruz. Bunu baÅŸardığımızda gerisi hiç de zor olmayacaktır.
Ders araçlarının geliÅŸtirilmesi, teknolojinin kullanılması da bizim vazgeçilmezlerimizdir. EÄŸitimi sadece sınıfta gerçekleÅŸen bir süreç gibi düÅŸünmemek gerektiÄŸini biliyoruz. “Bizim için her yer dersliktir.” Anlayışıyla öÄŸrencilerimize deÄŸiÅŸik ortamlarda öÄŸrenme fırsatı sunmayı çok önemsiyoruz. Kendimizi geliÅŸtirmeye ve çocuklarla birlikte öÄŸrenmeye kararlıyız. Çünkü endüstri 4.0’ın, yapay zekanın ve STEM’in konuÅŸulduÄŸu bir dünyada yeni ÅŸeyler öÄŸrenmeden yeni kuÅŸakları deÄŸiÅŸtirmenin kolay olmadığını biliyoruz. Bu nedenle bizler de durmadan öÄŸreniyoruz, öÄŸretmen seminerleri ve kulüplerle okulumuzda kendimize özgü bir okul kültürü yaratmaya çalışıyoruz..
Çocukların kiÅŸisel yetenek ve becerilerinin geliÅŸtirilmesi adına ne gibi faaliyetler düzenliyorsunuz?
GüneÅŸ Kolejinde öÄŸrencilerin okulda ve derslerde daha çok rol almalarına önem veriyoruz. Bir enstrüman çalabilen, güzel ÅŸarkı söyleyen, jimnastik ve sportif beceri gösteren, iyi ÅŸiir okuyan, güzel yazı yazan, unutulmaz fotoÄŸraflar çeken ve zihinsel becerileri yüksek olan çocukları ortaya çıkarıp onlara törenlerde kendilerini tanıtma fırsatı veriyoruz.
Her öÄŸrencinin özel yeteneklerini ortaya çıkaracak atölye, drama ve kulüp çalışmalarıyla önce çocuÄŸu tanımaya özen gösteriyoruz. İlkokul dönemi onları tanımak için çok önemli. Bu dönemde ortaya çıkan sportif, sanatsal ve zihinsel becerileri, özellikle 4. Sınıftan sonra ailenin de desteÄŸiyle geliÅŸtirecek çalışmalara yer veriyoruz. Müzik, spor ve zihin becerileri yüksek olan öÄŸrencilerin ortaya çıkarılması ve geliÅŸtirilmesi en büyük hedeflerimizdendir. ÖÄŸrencinin ilgi ve becerileri arasında bir baÄŸ varsa zaten iÅŸimiz kolaylaşıyor.
ÖÄŸrencilerinizi sınavlara nasıl hazırlıyorsunuz? Bu konuda yaptığınız çalışmalara deÄŸinebilir misiniz?
Dershane kökenli bir okul olduÄŸumuz için velilerde sınav hazırlık beklentisi daha yüksek oluyor. Biz, sadece sınav odaklı bir okul olarak anılmak istemesek de özellikle 7. ve 8. sınıflarda sınava dönük çalışmaları artırıyoruz. Her hafta sonu konulara paralel deneme sınavları yapılıyor. Cumartesi günleri öÄŸleye kadar yapılan çalışmalar tamamen sınav hazırlığıyla ilgili. 4 saatlik sürede konu tekrarları yapılmakta, eksikler tamamlanmakta ve Deneme Sınavları uygulanmaktadır.
Her derste temel kavramların kazandırılması yanında çok iyi iÅŸleyen bir ÖÄŸrenci Takip Sistemiyle her öÄŸrenci izlemeye alınıyor. GeliÅŸtirilen bu sistemle öÄŸrencinin haftalık deneme sınavlarında ve konu testlerinde aldıkları puanlarla, baÅŸarı haritaları ve grafikleri çıkarılıyor ve interaktif olarak aileyle anında paylaşılıyor. Bu takip ve izleme programı, öÄŸrencilerin motivasyonlarını sürekli yüksek tutuyor ve çalışma alışkanlıklarını deÄŸiÅŸtiriyor. BaÅŸarı grafiÄŸinde düÅŸme görülen öÄŸrenciler bire bir etüde alınarak eksikleri tamamlanıyor.
Sizce özel okul hangi kriterlere göre seçilmeli?
Özel okul sayısı çoÄŸalınca velilerin okul seçenekleri de artıyor. Özel okul seçerken birçok velinin daha çok, ücretlere; birçoÄŸunun da okulun fiziksel imkanlarına deÄŸer verdiÄŸi anlaşılıyor. Ancak bunun bazen aldatıcı olabileceÄŸini de düÅŸünmek gerekiyor. Elbette fiyatlar da önemlidir ama ücreti çok yüksek bir okulun o çocuÄŸa ve o aileye göre en uygun okul olmasını da gerektirmez.
Yine de okul seçerken velilerin dikkat etmesi gereken ölçütler olması gerekir:
EÄŸitim öÄŸretim iÅŸlerinin en önemli unsuru öÄŸretmendir. Bazen sadece deneyim, iyi bir öÄŸretmen olmanın ölçütü olmayabilir. Ancak çocuÄŸunun dersine girecek öÄŸretmenleri tanımalı ve onları dinlemeli.
ÇocuÄŸun psikolojik yapısı, okullarındaki sosyal çevre iliÅŸkileri ve çocuÄŸun mutlu olacağı bir ortam belki de daha belirleyici bir faktör sayılır.
Bana göre elbette önemli ancak yılda 3-5 kere girebileceÄŸi bir yüzme havuzu, okul seçiminde belirleyici olmalı mıdır, bilemiyorum.
Veli; çocuÄŸunun dersine girecek öÄŸretmeni, okulun eÄŸitim atmosferini, okulun fiziksel imkanlarını, kullanılan araç gereçleri, teknolojik alt yapıyı ve çocuÄŸa, aileye, eÄŸitime bakış açısını öÄŸrenmeden sadece ücrete odaklanırsa bu bilinçli bir seçim yapmış olmaz.
GüneÅŸ Koleji'nin deÄŸerleri nelerdir? DiÄŸer okullardan farklı olduÄŸunuzu düÅŸünüyor musunuz?
Yıllarca ilköÄŸretim öÄŸrencileriyle çalışmış bir gelenekten geldiÄŸimiz için bu dönemde eÄŸitimin ana unsurunun sevgi olduÄŸunu düÅŸünüyorum. Bizim okulumuzun anayasasının birinci maddesi çocuÄŸa deÄŸer vermek ve sevildiÄŸini hissettirmektir. SevildiÄŸini bilen çocuk mutludur. Bütün okulların bunu yapmaya çalıştığını düÅŸünsem de biz velilerimizin okulumuz için koyduÄŸu ismi slogan olarak kullanıyoruz. GüneÅŸ Koleji, Mutlu Çocuklar Okuludur. Çünkü mutlu çocuk öÄŸrenir, mutlu çocuk özgüven kazanır.
Bunun dışında saÄŸlam bir İngilizce temeli vermeyi çok önemsiyoruz. Olmazsa olmazımız, iyi bir yabancı dil eÄŸitimidir. Anasınıfından baÅŸlayarak yoÄŸunlaÅŸtırılmış İngilizce dersleriyle okulumuzu bitiren her öÄŸrencinin bir dili üst düzeyde konuÅŸabilmesi için büyük çaba sarf ediyoruz. Ayrıca okulumuzda; 5. Sınıflar, İngilizce Hazırlık okuyor. Bir yıl boyunca ağırlıklı İngilizce programlarıyla konuÅŸma pratiÄŸine dayalı, kalıcı dil eÄŸitimi veriyoruz.
ÖÄŸrencilerimizin sanat alanlardaki becerilerini öne çıkarmakta önemli deneyimler kazandık. Hayatında ilk defa kiÅŸisel sergisini açan anlarca öÄŸrencimiz var. Müzik ve spor dallarında yeteneklerin ortaya çıkarılması ve geliÅŸtirilmesi temel amacımızdır.
15 Temmuz hain darbe giriÅŸiminden sonra eÄŸitimde neler deÄŸiÅŸti?
15 Temmuz hain darbe giriÅŸiminin önlenmesi ülkemiz için bir dönüm noktası olmuÅŸtur. 15 Temmuz darbe giriÅŸiminin arkasındaki güçler ülkemize yönelik gizli amaçlarını her zaman çeÅŸitli yollarla gerçekleÅŸtirmeye çalışmıştır. Sevr’den bugüne o anlamda deÄŸiÅŸen bir ÅŸey yok. Bize göre global güçler, Sevr’de yapamadıkları iÅŸgal ve parçalanmayı 15 Temmuzda da yapmak istemiÅŸler ama bunu baÅŸaramamışlardır. Biz, bütün bu planlara karşı toplumun bütün katmanlarını kucaklayacak bir anlayışla birlik ve bütünlüÄŸümüzü korumalıyız diyoruz. Bu ülkenin deÄŸerlerine sahip çıkarak Atatürk’ün çizdiÄŸi yolda ilerlemeliyiz. Kalkınmış, eÄŸitimli ve büyük bir Türkiye’yi ancak böyle yaratabiliriz.
15 Temmuz öncesinde ülkenin bütün kurumlarını olduÄŸu gibi eÄŸitim kurumlarını da etkisi altına alan yapılanma eÄŸitim hayatımıza büyük zararlar vermiÅŸtir. Åžimdi birlik ve bütünlüÄŸümüzü koruyarak eÄŸitimdeki gerilemenin önüne geçmek zorundayız.
EÄŸitim sektöründe öne çıkan trendler nelerdir?
Yeni dünyanın gündeminde yeni insan tipini yaratmak ve dünya vatandaÅŸlığı fikrine uygun bireyler yetiÅŸtirmek var. Åžimdi artık yapay zekanın, STEM’in ve Endüstri 4.0’ın konuÅŸulduÄŸu bir dünyada yaşıyoruz. O zaman çocuklarımızı eÄŸitimle bu deÄŸiÅŸime hazırlayacak dönüÅŸümü yapmak zorundayız. Eski eÄŸitim kalıplarını kıramazsak ülke olarak yeni yüzyılı kaçırma riskimiz vardır. Ders kitaplarından öÄŸretmen yetiÅŸtirmeye kadar her ÅŸeyin gözden geçirilmesi gerektiÄŸini hepimiz bilmeliyiz.
İş ve özel hayat arasındaki dengeyi nasıl koruyorsunuz?
Hayatının büyük bölümünü eÄŸitimin içinde geçirmiÅŸ biri olarak diyebilirim ki severek yaptığınız iÅŸ sizin özel hayatınızı da biçimlendiriyor. Bu nedenle çocuklarla geçen okul yaÅŸamı belki de bizler için bir özel hayat haline dönüÅŸüyor. Mutlu bir meslek hayatım olduÄŸunu söyleyebilirim. Çocuklarla birlikte geçirdiÄŸiniz yıllar sizi hayata baÄŸlarken onlarda yarattığınız deÄŸiÅŸimden de çok mutluluk duyuyorsunuz. Çocuk yaÅŸtayken 17 yaşımda atıldığım bu mesleÄŸi ben çok sevdim.
GüneÅŸ Koleji ÅŸu an eÄŸitimde hangi noktadadır? Bilgi verir misiniz?
- yılımızda okulumuzun her yıl geliÅŸerek hayal ettiÄŸimizden daha iyi bir yere geldiÄŸini görüyoruz. Çünkü bizler de öÄŸreniyoruz ve kendimizi geliÅŸtirmekten asla vazgeçmiyoruz.
Özenle seçilen öÄŸretmenlerle, teknolojik alt yapıyla, laboratuvarlarımız ve çocuk merkezli eÄŸitim anlayışımızla her yıl bir adım daha ileri gitmenin heyecanı içindeyiz. Zorluklar, sorunlar daima olacak ama onlarla baÅŸ etme becerisi kazanarak daha iyiye ulaÅŸacağımıza inanıyorum.
İlkokulda çocukları keÅŸfederek ortaokulda onları yönlendirmeyi ve deÄŸiÅŸtirmeyi hedefliyoruz.
Yabancı dil eÄŸitimine verdiÄŸimiz önemin karşılığı olarak çok sayıda öÄŸrencimizin uluslararası Cambridge Sertifikası aldığını, okulumuzun Cambridge sınavları için Sınav Merkezi seçildiÄŸini ve öÄŸrenci oranına göre Antalya’da en çok uluslararası Cambridge sertifikası alan okul olduÄŸumuzu da söylemeliyim.
GüneÅŸ Kolejinin bir Dil Okulu gibi algılanmasını saÄŸlayacak bazı projeler geliÅŸtiriyoruz.